bir yalnızlık mevsimiŞiirin hikayesini görmek için tıklayın ELİNDEKİ SİGARANI YÜREĞİNİN ATEŞİ İLE YAKTIĞINDA , BENİ ANLAYACAKSIN...
Bir Yalnızlık mevsimi,
Vakit soğuk , mekan buz , hipotermi anılar. Sırtımda, sıcağına kandığım büyük beden masallar. İntihara meyilli takvim yaprakları ile dolup taşan bir oda. O ‘ da ben gibi ıssız , ben gibi bir başına Yarenlik ediyoruz yarınsız yarınlarımıza Unutulmuş takvim yaprakları şimdi can pazarında Geçmişin izleri dağılmış dört bir yana. Yandığım zamanlar artık gözlerimin yaşında , Yaşım kadar yaşlı bu gözler ,neden hep kara? Ya gözyaşım , gözyaşım yazar mı ?kafa kağıdında !! iç gürültülü yağmurlar yağıyor çatısız avuçlarıma sırılsıklam yalnızım artık , bir başıma bin yaşımla. Ne de çabuk verdiğinin peşine düştün Alacağın olsun be hayat, çıkar yollarıma çığ düşürdün, sayende kara boyandı karanlığım.. buz tuttu umutlarım , dedim ya yalnızım mevsim kış mevsim yalnızlık elbet buna da alışırım Bir Yalnızlık mevsimi Gün , güneşe âmâ Gece ise kabuksuz bir yara Ay ışığı düşmüyor deryama Sınırları siyah beyaz hatıralarla boyanmış, kimsesizler ülkesinin başkentidir bu oda. Mülteci mutluluklara yer yok burada Irkçı değilim belki ama dünyamın rengi hep kara Vefasıyla, cefasıyla, fedasıyla belki de bu yüzden gönlüm hep Beşiktaş ta. Koparılmış , yırtılmış , okunmadan atılmış, hatta takvimine gurbet kalmış , gri yapraklar gibi hissizim zamana. Hem , gri yapraklar ile renkli hayaller kurulmuyor bu topraklarda. Dört mevsim kar yağıyor dağlarıma çok kaldım yalnızlığın ayazında yalancı baharlara aldandım , kalbi açık yattım Hep solumdan kalktım. Dedim ya yalnızım mevsim kış mevsim yalnızlık elbet buna da alışırım Şimdi, sokak lambaları gibiyim bir yanıyor bin sönüyorum. Işığımı kaybettim , ne arıyor , ne de soruyorum kaderime biat ettim sonumu bekliyorum. Dilim müebbet suskunlukta.. daha kaç yalnızlık sığdırabilirim tek kişilik bu mezara. UĞUR KILIÇ / RESPECT 31.07.2024 |