DENİZ KENARINDA BİR KADIN
Deniz kenarında bir kadın
Sahilde bir bankta oturmuş Geçmişiyle hesaplaşıyordu kendince Yenilmişti hayata, kadere Küskündü insanlara ve bırakıp giden aşkına Yüzünde de bir hüzün vardı Zoraki olarak gülümsedi Gözleri de hafif bir şekilde buğulanmıştı Bir şeyler demek istese de konuşamadı Yüzüne yansıyan çaresizlik ise tarif edilemezdi Yüzünde oluşan kırışıklar Ziyadesiyle acı yüklü olan anlama Daha da bir derinlik kazandırıyordu Kendini, geçmişte yaşadıklarını anlatmaktan usanmış Ve yorulmuştu İlk başlarda insanlar yaşadıklarını duysun istiyordu Ama insanlar anlattıklarına hem sağır hem de kördü Ne de olsa görmek istemeyen göze Duymak istemeyen kulaklara ne anlatsa boştu Bir süre sonra ayakkabılarını çıkardı Yalındı ayakları Betonun soğukluğunu hissetti önce Aldırmadı üşümesine Sonra oturduğu banktan kalkıp Yalın ayak deniz kenarına doğru yürüdü Saçları esen rüzgârla dalgalanıp yüzüne geliyordu Eliyle tutup geriye doğru attı Sonra başını çevirip gökyüzüne baktı Göz bebeklerinde vuran ay ışığının yansıması vardı Belki de babasının dediği gibi Ölümüyle kayacak yıldızı arıyordu Gözleri yıldızını ararken Soğuk esintiye karışan dalga seslerini Onlara eşlik eden martıların seslerini de dinledi bir süre Savrulan saçları da eşlik etti kendine Ninni gibi gelmişti dalgaların sesi parçalanan ruhuna Derin derin çekti denizin kokusunu içine Arasına sevdiklerinin kokusu da karışmış Yüzünde de bir gülümseme oluşmuştu Gözleri de çok uzaklara dalıp gitti Belki yıldızına belki de anılarına Aslında eski acılarıyla, geçmişle hesaplaşmak Dünyaya hesap sormak istemişti Ama yenilmişti Hiddetle kaşlarını çattı, kızgındı kendisine Yenilgiyi bu kadar çabuk kabul ettiği için Derin bir iç çekti Acı dolmuştu bu sefer içine Yakamoz ışıklarıyla kamaşan gözlerini Kısıp kısıp baktı denize Kalın kirpiklerinde bir ıslaklık vardı Gözlerinden dökülen yaşlara dair Elini bir sevgiliye uzatır gibi uzattı Dudaklarından mırıltılı bir şekilde ’’Üzerimdeki kirlenmişlik sizin ayıbınızdı Ayıbınızı silemedi gözyaşlarım Durduramadı bedenime yapılan zulmü sessiz çığlıklarım Siz duymasanız da hadi bana eyvallah Yaşanmaz hale getirdiğiniz dünya sizin olsun Bekle beni, geliyorum!’’ sözleri döküldü Sonsuzluğa doğru giderken Bedenine yapılan zulmü Bir kere daha haykırmıştı kendisine sağır olan kulaklara Kapattı bir an gözlerini Kimsenin umursamadığı Et olarak gördüğü bedenini hiç düşünmeden bıraktı Denizin soğuk sularına… |