1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
259
Okunma

Akşam olunca sivrisinek vızıltılarıyla,
Cibinliklere doluşurduk ani bir çıkışla,
Karanlıkta koyu sohbetler ederken,
Yıldızlar kayardı karanlıkta gökyüzünden;
Kimin yıldızı kaydı diye düşüncelere dalarken,
Hangi köyde cenaze olacak diye meraklanırdık,
Pamuk tarlalarında bir o yana bir bu yana,
Koştururduk çapa elimizde yaz sıcağında;
Gecenin bir vaktinde gazlı löküs lambalarla
Balık avlamaya çıkardık ayağımızda çizmelerle,
Bir daha gelmez tadına doyamadık o günlerin,
Yaz gitmeden güz hafif soğukluğuyla yalardı alnımızdan;
Hava soğuyunca duvarın kuytusunda,
Güneşi karşımıza alıp ısınırdık duldada,
O dulda mekanda sohbetler ne güzeldi,
Buram buram herkeste merhamet filizlenirdi;
Samimiyet ve muhabbet dolu o günler,
Çaylar öğle olunca hazırlanmış yemekler,
Ne güzel günlerdi o güzelim geçen seneler,
Her sene içimize acı bırakarak hızlıca gider;
Her yıldız kaydığında bir yürek durur,
Her akşam vızıltılar içinde cibinlikte uyur,
O günlerin tatlılığı içimde ur gibi durur,
Her hatırlayışta gönlüme usulca dokunur;
Akşamları karanlıkta koyu sohbetler,
Gecenin serinliğinde duvarın kuytusunda,
Tüm büyüklerimizle yan yana oturmak,
O eski günlerin huzuru, hiç unutulmaz.
Samimiyetle dolu anılar,
Pamuk tarlalarında geçen yazlar,
Derenin içinde balık avlamak,
O eski günlerin tatlılığı hiç unutulmaz.
Erol Kekeç/ 15.07.2024/Sancaktepe/İst
5.0
100% (2)