Doğdu-Yaşadı-ÖldüDoğdu bir gün nurlarla, bir garip hüzün ile. Tomurcuktu gayb ilde imrendi dalda güle. Ömrü garip yolculuk, Zaman sınırlarında. Düşlerde çok şey vardı,şeb aktı pınarlarda. Bir dikili ağacı olmadı gölge vere. Kuru dergahında akarsu, çayı, dere. Daha dünkü çocuktu ne yaşadı ne gördü. Çileyi tor eyledi,kader ağını ördü. Ne bir dikili taşı,ne bir faydası ile. Yokluk ile yoğruldu,ömür geçti nafile. Aynalara darıldı,saçında gördü akı. Hani nerde filinta hani nerede çakı. Yüzündeki dehlizler,derinden izler taşır. O izler ki her andan manevi gizler taşır. Gam kasevet bedene çöreklenen taş’ıdı. Ölüm sessizce geldi,Ruh kürsî’ye taşıdı. Kalan sadece anı,üç gün saltanatında. İnsanın varoluşu,Rabbinin sanatında. Duymadığı gibiydi verilen o selalar. Tükendi ömür faslı yitti gitti belalar Biter zaman biter an,hayalleri de böldü Yaşamış oldu güya Doğdu yaşadı öldü gitti. |