SivrisinekLambayı kapattım yattım yatağa Gecenin yarısı kalktı atağa Sanki füze gibi daldı bardağa Ödümü düşürdü bu sivrisinek. Bir anda fırladım yaktım lambayı Tam vurdum sanırken kırdım aynayı Bana dar eyledi koca dünyayı Uykumu kaçırdı bu sivrisinek. Perdenin altında buldum izini Bir kere gösterdi bana yüzünü Bastonu atıp ta kırsam dizini Sabrımı taşırdı bu sivrisinek. Artık kovaladım, kaçırdım derken Kolumu ısırdı ona gülerken Öyle mutluydu ki kanım emerken Aklımı şaşırdı bu sivrisinek. Alnımın çatına bir iniş indi Sanki sinek değil kocaman hindi Ayağım altına alırım şimdi Kendimden geçirdi bu sivrisinek. Bir tokat salladım ölmedi niye Duvara yapıştı elim şap diye Kaşındı her yerim ondan hediye Gözümü şişirdi bu sivrisinek. Kapanmıyor gözüm bir korku sardı Uçak gibi kalktı kanadın gerdi Mevla’m hiç kimseye verme bu derdi Evimi göçürdü bu sivrisinek. Her yanım yanıyor boydan aşağı Dışarı attım yorganı döşeği Yanıma aldım tüfeği, fişeği Kellemi uçurdu bu sivrisinek. İsmet Bozkurt (Dilsiz Kalem) |
Gecenin yarısı kalktı atağa
Sanki füze gibi daldı bardağa
Ödümü düşürdü bu sivrisinek.
Bir anda fırladım yaktım lambayı
Tam vurdum sanırken kırdım aynayı
Bana dar eyledi koca
dünyayı
Uykumu kaçırdı bu sivrisinek.
Şair, sivrisineğin ani hareketlerini ve onunla mücadelesini, sanki büyük bir savaşın içindeymiş gibi betimliyor.
Bu küçük ama etkili düşman karşısında yaşanan çaresizlik, şiirin genel havasını belirliyor.
Şairin ifadesi, sivrisineğin basit bir varlık olmasına rağmen, insan üzerinde ne kadar büyük bir etki yaratabileceğini vurguluyor.
Bu güzel hem gülümseme hem de empati fırsatı sunan şiir için teşekkür ederim. En içten selam ve saygılarımla, kaleminize sağlık.