Gün batımı..Öyküler biriktirdim dilimde Biraz mutluluk olsun dedim kalemde Meçhul bir kıpırdanma sinemde Kalbim mi kırılan sadece bilmiyorum ki Attım meçhule hayat oltasını Çevirdim yarına günün sayfasını Sardım boynuma geleceğin korkusunu Ölümü göze almaya mecalim mi var Baktım yeryuzune haki, gökyüzü mavi Hayat dediğin nedir ne değildir sahi Ah dünya, namerde muhtaç olmayalım kafi Yine bir akşam üstü, üzerini örtüyor zaman Bağrı yanık yaz güllerinin güneş yangınında Yine bir oluşum üzüm salkiminda Yürek almış gardını, çekinceler var adımında Yaşamaya mecalin ölene dek ey gafil Oturdum bir kenara, seyrederim dünyayı Ne cabuk unuttum ki, öykündüğüm güyayi Dost meclisinde gördüm gozlerde riyayı Yaşadığımı yeniden yaşamaya mecalim mi var Yaşamak bir sanatmış çok çok geç anladım Sonsuzluğa giden bir yol.hikayesine kanadım Yaralarımı içten içe sardım sarmaladım Derdime dert eklemeye mecalim mi var Sevgiye aç koynunu dedi uzaktan bir ses Herkes gibi bir canım, bir yudum nefes Açtım bağrımı es, akşamın rüzgârı es Güneşin narında yanıp kavrulan bir canım Gökte uçan kuşlarda yuvaya dönerken heyecan Masmavi gökyüzüne hayran bu köhne can Güneş kızıla bürüyor ufku, akşama uğruyor zaman Bu güzelliği hisseden gözlerin ufkunda batacak gün Tuncay.... |