BAŞLANGIÇ VE SONUÇ İKİMİZ...Ne zaman aklıma gelsen Gündüzleri karartıyorum eskis bir çalışmayla Kıvrımları belli belirsiz kalıyor sevgimizin Yarı saydam bir dokunuştan yokluğa geçiş yapıyor ayak seslerin. Üzgünüm... Hiç bir zaman dur diyecek cesaretim olmadı Ne öperken beni Ne severken Ne de giderken arkana bakmadan Dilim dağlanmıştı söyleyemedim... Aslında; Umutlarımızı bedenlerimize kazımıştık akşam saatlerinde Mürekkebi yetmemişti ihanetin Yarım kalmıştım pürüzsüz teninde.. Bir öpücüğe güvenmiştim "nefes kapılarımızın" dansında kalmıştı seni sahiplenişim Son sahnemizde sen kovmuştun Ben kovalamıştım ama asla kavuşamamıştık Tek perdelik bir oyun gibi Biz yapmıştık görevimizi Ama kader bu oyunu hiç beğenmemişti.. Yağmur damlalarının hazırladığı sahnede Sen gökyüzünün tahtında otururken alçaklardan bakardım sana Yükselememişti bir türlü benliğim Kalmıştım senin o büyük sandığın kişiliğinin altında.. Ben asla uslanmayacaktım Sen asla yorulmayacaktın Dizginlenmesi gereken bir vücudun içerisinde tutsaktım Sen ise kozandan çıkmış özgürlüktün. Farklıydık biz aynı sevdada yer tutsakta Resimlerdende belliydi Ben siyah beyaz severdim Sen sepya Zaten boş kaldı çerçeve sonunda İkimizde giremedik içine.. Seninle nefes alır verirdim Aramızdaki uyum düşlerken bile bozulmasın diye Uyurken daha çok severdim seni Sessizlik şahit olurdu ikimize Söylenmeyenler sessizliğe karışır Yer edinirdi yüzünün güzelliğinde Şimdi bakıyorum da Yarı bulanık geçmişin Bana sunduğu pişmanlık penceresinden ; Nasılda vurduk boynuna urganı Saldık yavaşça ölüme yaşananları Kimdi cellad muallakta..? Yüksekten bırakılan iki yeşim taşı gibi Sürüklenip uzaklaştık birbirimizden Ve... Özledik neyi özlediğimizi bilmeden Sonunda ; Bir asma köprü Kalmışız ortasında Ne gidebiliyoruz ileriye Ne dönebiliyoruz geriye Sen başlangıçların kadını Ben sonuçların adamı Susuyoruz öylece... (sevgilim......; Araf burası Burdan çıkış yok Haydi şimdi gülümse..)) S.C.. Saruhan Osmanoğlu |