14
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
2356
Okunma
"padam... padam... padam...
des "je t’aime" de quatorze-juillet
padam...padam...padam...
des "toujours" qu’on achète au rabais
padam...padam...padam...
des "veux-tu" en voilà par paquets
et tout ça pour tomber juste au coin d’la rue
sur l’air qui m’a reconnue"
Sen geçmeden önce
Çok temmuz geçmişti oysaki benden…
Ne çok “seni seviyorum” lara adanmıştı bu beden
Ve ben
Yıllar sonra
Gelişinle
Bir güneşi sıvamaya çalışan balçık misali
Gayretsiz
Ve dahası
Beceriksiz bir ressamın elinde
Ya da bir heykeltıraşın Büst değil taş etmişliğiyle…
Ne fark eder ki…
…
Git adam…
“Padam… Padam… Padam…”
Ne çok isterim seni şimdi bana bir sorsan
Ve yüreğimde onca yılın acısına eş hasretimle
Ne yalanlar satarım ucuzlukta…
Alanı sen ol diye…
Bu hava bana çok tanıdık diye…
Çok zaman sonra bile
Hiçbir kadını görmedim diyen yalan gözlerin
Ve dahası sözlerinle
Ruhumda bir geçiş töreni misali
Çalınan tüm ezgilerin inadına
Dinle beni
Ve git…
Gittiğin, geçilmişliğimden beridir
Tüm geçmişimi saran sonsuz bir ezgi
Gerisi hiç…
Dahası sessiz…
Ayak izini bile basamamış ruhuma hiçbir adam..
“Padam… Padam… Padam”
Başak Doğru’ 08