ANA GİBİ, YÂR GİBİGitmesek özlüyoruz, gitsek üzülüyoruz Ana gibi, yâr gibi, öyle çok seviyoruz. Arada bir yad edip, ağlıyor, gülüyoruz Ne acı, bir el gibi gidiyor, geliyoruz. Nakış nakış işlemiş sevgisi gönüllere Tatlı bir tat kalıyor köyüm derken dillere Ne anılar gizlenmiş yıkık viranelere Bunu anlatmak çok zor sonradan gelenlere... Kapansada kapılar, hatıralar yaşıyor Üzerinde kimlerin kokusunu taşıyor. Gözyaşlarım yavaşça bentlerini aşıyor Anılarla birleşip ellerime düşüyor. Nasılda belli olmuş Kollucada yokluğun Kayaların üstünde oynayan çocukluğum. Ne kadar önemsizdi açlığın ve tokluğun Karşısında, yaşanan küçük bir mutluluğun... Susmuş düğüncüleri bekleyen davulların. Kalmamış koyun kuzu, yıkılmış ağılların Çamurunda kurumuş,taş döşenmiş yolların Bir el gibi elimi dağlar ısırganların. Yeni nesil kimseyi tanımıyor, bilmiyor Cuma dışında başlar secdeye eğilmiyor Yorgun haneler suskun, şen sesler duyulmuyor Kilitlenmiş kapılar, sahipleri gelmiyor. Sessizce uzanıyor, hey gidi koca yazı Kalmamış merasında yayılan koyun kuzu. Değişmiş mevsimleri, karışmış yazı güzü Güzel olan ne varsa terketmiş köyümüzü. Gönlümün yangınına tercüman dizelerim Darılmış,küsmüş bize,kurumuş gözelerim. Korkma anne! düşmedim, kanamıyor dizlerim Sızladı eski yaram ondan doldu gözlerim. Gözümüzün önünden gelip geçiyor bir bir Gidenlerin kıymeti kaybedince bilinir Yaşam sessiz sedasız, hızla akan bir nehir Ne zaman döner geri, nede gidenler gelir... Ne haber gönderirler, ne gider bizden selâm Bir garip hüzün şimdi onlardan bize kalan Gidenler geri gelmez, bizler misafir olan Hayatlar bizim değil, dünya yalan Vesselâm... Nûriye Akyol 23/5/2022 |
Anneler gùnunuz kutlu olsun gûzel yûreklim sevgimdesiniz♥️