Sadece ”Haziran’da mı ölmek zordur?” üstad!
Ya! Eylül nasıl geçer dar ağacın yağlı urgan’ından?
Aralık’ta açılmadı mı zindanlar ardına kadar?
Nazım Hikmet’in şiirlerine yasak gelmedi mi?
Hasretten prangalar eskitmedi mi Ahmet Arif?
Üç fidan Mayıs’ta kopartılmadı mı yaşamdan?

Ah! Yok üstad yok/aylarda değil ki suç
Bütün suç- düşüncelerde
Allayıp pulluyoruz dünyanın rengini
Gidenleri gömüyoruz toprağa
Sonra yetmiyor ağıtlar /pişmanlıklar

Yetmiyor dünyayı beyaza boyamak
Acıtıyor Ümit’in kanlı gömleği
Susmuyor gözü yaşlı çocukların çığlık sesleri
Ezip geçiyoruz çamurda açan çiçekleri
Kırılıyor dilimizin / dizlerimizin feri

Yolunu şaşırmışsa insan
Veba yayar dünyaya veba
Dünyanın çivisi akılsız başa çakılır
Dinmez acıların sancısı dinmez
Çığlıklar bile yakılır
Yakılan karıncanın sesi arşa yayılır
Kıyamet, dengenin bozguna uğramasıdır

Geceyi gündüze giydiriyoruz
Ağaçları kökünden söküyoruz
Bizi yaşatan ne varsa yok ediyoruz
Toprak Annan’ın rahmine ceset ekiyoruz
Ölü sularından içiyoruz / ölüm kokuyoruz
Ölüm… Ölüyoruz / öldürüyoruz

Susmuyor zihinlerde ki çığlıklar
Kura nehrinde duruyor tarihin ölüleri
Munzur dağların sırrına ermez kimse
Derindir kâinat gibi Fırat nehri
Akıp gidiyoruz bir bilinmez bilgeye

Alıp götürüyor acımasızca bizden bizi
Sırrına eremediğimiz zaman durmaz
Küle çevirdiğimiz pul yanmaz
Küstü toprak ana bize küstü
Artık dal budak yeşermez

Aşk iksirine zehir katılmışsa
Yanmışsa umudun bağrı
Kırılmışsa dünyanın azı dişi
Dikiş tutuyorsa yaşamak
Neyimize gerek ayları/mevsimleri saymak
Payımıza düşmedi mi oysa
Hep baharken kışları yaşamak

Geç değil umut lazım bize umut
Yasak kapıların ardında yitip giden sevdaların
Sancılı kalp ağrısına merhem sürülmedi henüz
Dur hele dur! Gitme vakti değil, umut lazım bize
İki yürekten biri kanarsa, diğeri ölür anlasana
Dur hele dur! Nazım’ın şiirleri küser bize

Güven kırılmış umutsuzluk ekilmiş
İçimize işlemişse kötülüğün anası
Dilimize vurulmuşsa paslı kelepçe
Vurulmuşsak yol ortasında bir kör kurşunla
Boğazımıza dizilen bir lokma uğruna
Yutkunmuşsak kahpe feleğe

Bağrımızda durur helal sevdamız
Heybemizde büyür onurlu aşkımız
Cebimizde dökülür sevda şiirleri
Dilimizde leylim ley türküleri
Çalsın sazlar / oynasın elinde erbane olan kızlar
Yok öyle kolayca çekip gitmek
Menzilli dolu dolu yaşamak gerek
Ver elini elime, umuda yolculuğumuz var...
11/06/2022