Çınlamadan Sabah
Mavi benekli deniz ,sokaktan sokulmuş
Parmaklarımı seviyor ağır, durgun O sessiz ıslık, duvarda yankılanıyor Yanaklarımda karınca var yazıyor kaderimi Elimi tut ne olur günü kaybediyorum Yaş ne olursa olsun, sevmek gerekir İkna olmak lazım gülün göğe bakmasına Gülü sevmek için bülbül olmak imkansız Herkesin şeyda olduğu çağlar-üstü mevsimde Piyano, dudaklarımın içinde ılgıt Düşün öyle bir uğrun bakış Yıllık çağ durumu çok umutlu Çehar çehar seyl ile aşık Beni tut ve bükme Kalem zaten eğrilmiş Çünkü sokaklardan gelemiyorum sana Aşkın fotoromanı, çıkmaz sokaklar Deklanşörsüz öpüyorum sokak lambasını Kediler bıyık altından gülüyor Mahalle o gün zindan Yıldızları ağır mıcırıyorum Tabure üzerinde çay Heredotun hikayesi sıçrıyor Gazetede tefrika aşk hikayesi Kelebek, onun da burnuna konsun Mermer pervazdan aşağı sarkıyor Ağustos sıcağında kalmış sepet İçinde süt şişesi ve margarin Parmak kokuyor sonra Her inişte ne zaman çıkacağı belli Akşamları bazen kalıyor Bir sarhoş, ona mektup bırakıyor Camlara yazılan senin adını okudukça İyiliğe doğru üflüyorum saati Çizgileri boğaza kavuşan terasta Kiremit kırmızısı güvercinleri Kınalı parmaklarına uğurluyorum Onca yılın intikamını alsın diye İki çam dalı veriyorum Her gün ümitsizliğe kapılıyor güvercin Bir gün bekle açacak pencereyi 5. Kuşak torunu var halka boyunlu Bana sadık kiremit güvercin Her gece mimarlık dersi veriyor Bülbül ile kumruya Nasıl kanat çırpılır mavi benekli denize Nasıl say edilir pencereye Hepsine öğretiyor Herkes kendinin öğretmeni oluyor sonra Benden aşkı öğrenen kanat çırpmaya başlıyor Kanadı kırılan, mavi benekli denize düşüyor Maviden maviye gidiyor her gün Hiç üşümesin diye onlara aşkı öğretiyorum Sen bana ne zaman öğreteceksin ? Saltanatın paryalığını Kalbini duymak için kör oldum Seni görmek için kalemi aldılar Prangalarda papatya açtırıyorsun Her tutsaklık bir var oluş Çilesiz olmuyor Güvercin, camında perdeyi arala Görüş saatinde geldim Gözlerinden öpmek için Sokak lambalarını kapattılar Bekçiler ıslık gibi kayboldu sokaklarda Tekirler kıvrılmış köşelerde Çınlayacak sabah hadi yakalanmayalım güneşe |