0
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
247
Okunma
Kuşlar çağırdı gözlerini
Dilimdeki bu kekreklik ondan
Sulanmış güllerin alnında
Güneşin bağrında
Ümitler filizleniyor
Çıkrıksız kuyunun mavisi nasıl karadır !
Sokak lambasındaki kelebek asırlardır
Senin uğruna, sana doğru rûberû
Kırılıp aşkı bulmaktadır
Hayatın cilvesi klakson sesi, simit buğusu
Rıhtımdaki yere düşmüş gazeteler
Saçlarının Mayıs kokusu
Zeytinden kuleler sepetlerde
Gizli bir el uzanır içimde bir yerde
Saat oynaşır durur yelsiz yelkovansız
Kaldırım taşındaki papatya gitmiş bugün
Sabahleyin alıvermiş onu efendi
İlk defa özlem çektim
İlk defa içim burkuldu bu akşam
Yağmur büyüttü onu, Güneş ısıttı
Mahmure teyze sevdi kokladı
Kuşlar çağırdı, rüzgar kulağına fısıldadı
Kırıldım tam doğrulduğum yerden
Sokak lambası karardı aniden
Gözlerimin önünde hayali dururken
Nasıl bakabilirim aşka yeniden
Papatyasız durak koydum adını
Otobüsler ağladı geçerken