Yorgun Öğrenci
Zahmetli bulut damlıyor ışığına
Kevser bir kez daha fener sahibi balıkçıdır Üşenmiş otlara yatmış ve mahçup Adını balık koyduğum denizler suyu İşte köpke işte marpuç Zul düşürmüş yorgun kırlangıç Yol yılanla bükük Ay’la ırak Eldivensiz toplanmış böğürtlen Terlik kokusu vardır ayaklarının Gidilecek yolum kalmadığı için Girdaplar tabeladır ufuklara Sular dişimde zar atarken Eğilmiş cami çeşmesinden Kana kana can içer gibi Yurtsuz bir rüzgarın Köşedeki gazete bayiinden Gazeteleri devrime inandırmasını bekliyorum Yollara düşüyor simit ayran Elimde kalem kokusu Dolmuşun aynasında bıyığım, sakalım Köprüde buluşunca iki karanlık Bembeyaz köpürür delikanlarımız Eyleme benim için hayatı Kürsüden çığırır bir haydut Yokluk içinde olanın Gazeteli ekmeği ne güzel kokar Anneler margarin devşirirken okullara Küçük çantalar yürür karanlığa Odamda kireç soğuğu var Pencereden zatürre geliyor İlk ödevden uyumuşum Kainat suskun Ben yorgun |