eylem delisi gözler
ellerimin ışıltılarıyla uçuk pembe tenini süsledim
onun kor gözleriyle yarıp geçtik gülüm karanlığın bütün tünellerini aydınlattık birlikte. şantiye önlerinde soluğu tufan gibi esen korkusuz ve yasaksız bir aşkın çocuklarıydık biz ve kavganın argaçlarında çürüyen zindanları yıktık. kim bilir hangi yanık bağırdan doğan ve kaç buruk gönlü ısıtan o kızıl alev izleri şimdi uzaklarda gurbet türküleri kadar coşkulu ve sağlam bir sevdayı yaşatan eylem delisi gözleri kim bilir hangi grev yerinin parlayan o ilk yıldızlarıdır kim bilir kim? nasıl öyle efkârlı bir gece değil de nasıl öyle neşeli bir sabah olur bizim için ve güneş çatlayan sarı/kırmızı çığlıklarıyla çiçekleri değil de umutları yeşertir düştüğü yerde nasıl öyle nasıl! sen o yediverene mayıslar biriktirsin grev yerinde mürekkebini yalayarak alınyazılarımızın… |