Pişmanlığım Sensizlikse Seninle Her Şey Coşkum Olur
Yitirilmiş uykuların harmanlarına yatırıyorum seni
Bir kaşık özlem, bölüşülmüş öykülerin çatısındayız Arala hayallerimin uçkurunu, sesini nefesime ver Susturulamayan çığlıklar ülkesinde bize yanalım Ölümlerin küresinde, küflerimi aralasın parmakların. Zaman dalıp gidiyor ince kırmızı çizgilere Ve ben aşkı yudumluyorum dudaklarından Sevince çukurlaşan yanaklarında kalıyorum Sen gamze diyorsun ben aşkı tadıyorum Bu kaçıncı seviş, kaçıncı yudum terim oluyorsun Boncuk boncuk gelişlerle sana diziliyorum Uzaktan öptükçe, sen beni öldürüyorsun. Mayınlarla çevrili isyanımın penceresini ört haydi Bütün anlamsızlıklara çizgiler çekelim bir çırpıda Kapat hüznün musluklarını, aşalım bütün tuzakları Güneşli bir temmuzun düğmelerini çözelim aşkla Aşk fışkıran leylim dağlarda yarık tabanlarımı okşa. Çıralı dudaklarının zemherilerinde türküm ol oy Tutulsun nutkum, dudaklarınla bileklerimi ov Aldırma çığlıklarıma, er şafaklarda beni soy Bağrımdaki alev ol, ruhumdaki ateş olsun kor Doludizgin bir sarılışın çapraz sancılarıyla yor. Tutuldu nutkum, dudağının ülkesinde yandım Zincirli ayaklarımı çözerek beni benden aldın İki tel saçına ölümsüz düşlerimi sardım Atıldık aşkın çağlayanlarına, tutkuyla yıkandık Aktık birbirimizin içine, bir ömür aşkla kaldık. Sevişmelerle coşan en deli nehre yataktık Bağrımızdaki istikametlerde doğan şafaktık Dilim dilim sevda, sabırlı bir aşk tufanıydık Kimi keşfedilmemiş yıldız, kimi cazibeli ay’dık Avutulmamış yüreklerin huysuz dadılarıydık. Kopsun yeniden düğmen, kelebek olup konayım bedenine Kederli şarkıların nehirleriyle döküleyim defalarca tenine Es içime, salla şehirlerimi, yağmurlarla dökül yar üzerime İniltilerinle kucakla, sıcaklığının iklimleriyle dol yüreğime ‘Pişmanlığım sensizlikse, senleyken her şey coşkum olur yar’ İliklerime kadar işleyen aşkınla, kadın okşayışlarınla beni sar... Selahattin Yetgin |