Ayten…
Hicaz’a boğulduk, sevdanın katili Keman eşliğinde...
Hep bir mazi hatırası yüreğimizde Ayten... Kimselerden habersiz sevdim seni, her gecenin karanlığında Ayten... İnce sazın sızısı doğuyor şimdi sen diye, doğradığım yüreğime... Düştük Ayten yürekten ,gökdelenlerden düşercesine... Kırıldık Ayten ayağımızın altın’da param parça olan kadehler gibi... Son sözü söyledik ,incindik Ayten sözcüklerin boynu bükük halleri ile... Umudu tükenmez sanıp harcadık Ayten, arsız ve savurgan... Ayten mevzumuz burada bitsin be! Üzülmesin dalında serçe... Güneş yüzünü dökmesin her günüme... Ayten ne olur gelme! Gelişlerinin gölgesi altında ezilmeye tahammülüm yok! Sahi çok mu güçsüzdüm Ayten; Taşıyamadım mı nazını,göz yaşlarını? Oysa hamal ettim sevdamı Ayten... Nasılda kestin benim yüreğimi... Ah ulan ah be Ayten! Hicaz çalma artık kemanın yayını yüreğime saplama... Rakı gibisin Ayten; sabahları baş ağrısı oluyorsun, geceleri meyim mezem rakıma durmadan katık oluyorsun... Su gibisin Ayten; susuzluktan ölüm sebebim... Yetmez mi öldürdüğün Ayten, yetmez mi... Yunus Yaşar 24/04/2023 02:27 |