İstanbul'da GülmekNazım Hikmet’e benzemektir bir bakıma, sisli ve yorgun gözlerinden mavi bir yelkenli yol alırken hiçbir denize kıyısı olmayan Ankara’ya. bilhassa, kendi yalnızlığına gülebilir insan bir güzel ağlarken güvercinler gurultu kuşatması altına aldığında pencere eşiğini ve her tırnak tortusunda, hep bir mektup yazma teşfiğidir uzaktaki kadına. ve hep o kadına, karlı bir dağ çizmektir camlardaki buğuda yeşile dargın göllerde kırılgan nilüferler yeşertmek ve biraz da simli camlardaki mavilikte boğulmaktır. benzemek Nazım’a İstanbul’da gülmek ve ölmektir biraz da bunca kavganın bunca acının arasında bir de aşık kalmayı başarabilmektir o kadına ..... Yalçın Gözetelik |
muhteşemdi şair
kutlarım