Issız Şehir Merhaba
ıssız bir ölüm melodisinde
dört gözle geldim geceye bu şehir güzelse nankörlüğe merhaba bir subliminal nasılsın avucumda duvarları tırmalayan kedi sessizce sevdiğimizden toprak zelzele sokak adları kaynayan volkan sokaksız yalnızlığım doğarken pasli tablolar nasılsın merhaba hırsla ölüme tutunma yaşarmışcasına yüzünde demir ve cam kırıkları sığınaklar yıkılmaz birer tapınak desem de inanma nız da gerekmez pencerelerden sarkıtılan sepet darmadağın binalar...ahh ölüm soğuk zulmettikçe bize ve limitsiz harabeye hiç bileceğim seni ölüm bir hiçlik merhaba yere bakan gözleri açtığında nasılsın tut karanlıkta elinden rüzgarınla tut elinden bir umut bir nefes kadar sokak kaldırımları beyaz çarşafla ört güneşin sıcaklığı yüzünde soğuk bir an olursanız hiç sayacağım insanlığı insanlığımız kalsın yeterli olacaktır bir sıcak merhaba… |