bir prenses olarak

doğdun büyüdün ve gençsin

kendini hep genç hissettin

her şeyi sonraya bırakmayı tercih ediyorsun

anı yaşa felsefesini yaşıyorsun


ve dedin ki selam şair ve elveda yaşlı şair

hâlâ kalbinde

kurbağalar volta atarken

peki neden neden huzursuzsun

aklında bir çok

prense dönüşen kurbağa varken

ve neden

onların peşinden sürünürsün

çünkü gözünde onlar genç ve yalancı


evet prenses

şimdi daha güzelsin

evet gençsin

ve bir çoğunu seviyorsun

ama sevdiğin kurbağalar

seninle yaşlanmak istemiyor


kendi kendine şöyle diyorsun

artık kes hayal kurmayı güzel prenses

ama daha birçok kurbağa var asi ve yalancı

sen hep onların peşinden koştun

koştun öptün ve öptün

çünkü güçlü bir umudun vardı

beyaz atlı prense dönüşmelerine….



….ve sen artık bir kadınsın

işlerin bu şekilde

yürümediğini anlıyorsun

artık yaşlanıyorsun

çoğu zaman üzgün

çok nadiren mutlusun


ama hâlâ bir kurbağa

var aklında

ve yine takip ediyorsun

çünkü o genç ve yalancı


ve anlık zamanda

bir bakıyorsun

saçların ağarıyor

kendini yaşlı hissediyorsun

ve artık anlıyorsun onlar prens değildi

onlar birer sıradan kurbağa



sessiz bir ağızla ve dudakla

son pişmanlıkla yaşlı şairi takip ediyorsun

şair diyor ki selam yaşlı prenses ve elveda çirkin kadın

ve anlıyorsun ki sen bir prenses değil bir dişi kurbağasın....