UMUDUN ADI KADIN (48)Şiirin hikayesini görmek için tıklayın „ Venedik Film Festivali’nden, Adana Altın Koza Film Festivali’ne, dünyada bir film festivali yok ki onlardan söz etmesin... Onlar iki genç sinemacı. Belgeselci, yapımcı, sinema sanatçısı: Çiğdem Mater ve Mine Özerden... Yurtiçinde ve dışında sürekli gündemde olmaları keşke yaptıkları işle ilgili olsa! Ama değil. Milyonların katıldığı Gezi protestoları birkaç kişinin sırtına yüklendi ya, işte o yüzden hapisteler. Her festivalde yerli ya da yabancı ödül alanlar önce onları anıyor! Aslan Türkiye! Benim zavallı güzel ülkem!
Hele hele Çiğdem Mater’in çekmek isteyip de çekemediği bir Gezi belgeseli nedeniyle suçlanması, bence ileride kesin hukuk kitaplarına girecek ve ders olarak okutulacaktır! Ama bugün konumuz ne sinema ne de hak hukuk. Konumuz Çiğdem Mater’in “Bir kettle nelere kadir” başlıklı muhteşem yazısı. İnternete girin, Bianet’te yazının tümünü mutlak okuyun. Ben sadece birkaç ipucu vereceğim. Çiğdem Mater’in bu yazısını neden mi okumanızı istiyorum? Açıklayayım: İronisi, mizah duygusu muhteşem! Gerçekçiliği, ayrıntılara gösterilen özen, hapishane mantığının (ya da mantıksızlığının) analizi, sistemin işleyişindeki gülünçlükler olağanüstü! Çarkların arasına sıkıştırtılmış çaresizlikler, göz kamaştıran dayanışma duygusu ve asla vazgeçilmeyen umut müthiş! Bütün bunlar var o yazıda. Bunlar dışında muhteşem yemek tarifleri de var! Gülümseyerek, şaşarak, inanamayarak ve kahkahalarla gülerek okuyorsunuz yazıyı. Ama sonra... sonra... aklınızdan kalbinizden çıkmıyor. Çiğnediğiniz her lokma ağzınızda büyüyor; içtiğiniz her damla çay ya da kahve boğazınızı yakıyor ve bir de bakıyorsunuz gözyaşları içindesiniz... Özetle insan olduğumuzu, vicdan sahibi olduğumuzu anımsamak için herkes okumalı bu yazıyı. ( m.bianet.org/bianet/yasam/266533-bir-kettle-nelere-kadir )“ Cumhuriyet gazetesi köşe yazarı sayın Zeynep Oral’ın 22.Eylül 2022 Perşembe günü yazdığı; „NEYMİŞ, KAPATILMIŞSIN HAYDİ ORADAN!“ adlı köşe yazısının başından aynen alınmıştır. Yazının tamamını ve tutuklu Çiğdem Mater’in “Bir kettle nelere kadir” başlıklı muhteşem yazısının tamamını İnternetten okumanızı tavsiye ederim.
KADIN
yatakta, KADIN mutfakta, KADIN ev-işi-harikası, KADIN çocuk-yapma-makinası, KADIN hizmetçin, KADIN beslenme ve temizlikçin, KADIN aile denge uzmanın, KADIN eksikliğine yama yapmanın, KADIN çözümüdür çelişki ve tersliğe girilmişliğin, KADIN ölümüdür çok bilmişliğin, KADIN paylaşandır kendi yemediğini, KADIN anlayandır ona ne dediğini ve ne demediğini, KADIN kendinden emin zeki-mi-zeki, KADIN sabırlı-alçak gönüllü- güçlünün teki, Senin “Saçı uzun, aklı kısa!” dediğin, serbestlik ve eşitliğini yok ettiğin, hakkını yiyip-hor gördüğün insafsızca sömürdüğün, duyarsız, bilinçsiz vurdum-duymaz sandığın, keyfin için aldattığın, KADIN birgün hele; “Yeter be!” demeye göre. Verdiği kadarını almadan uyan, zorluklarda bile kolayını bulan,(*) kim olduğunu bilen, gözleriyle gülen, anandır, eşindir, ablandır, kız kardeşindir, yoldaşın, hayat arkadaşın, umudun adı KADIN. (*) ÇİĞDEM MATER/ BAKIRKÖY KADIN HAPİSHANESİ „Bir kettle nelere kadir?“ (İstanbul - BİA Haber Merkezi. 01 Eylül 2022 perşembe) |