RÜZGÂRIN SESİNDE FISILDAYAN AŞK
Düşlerimin renginde öldürdüm
Hain, küf kokan çirkef geceleri? Artık, aşk kokulu, sevgi dolu günlere Merhaba dedim... Damın üstüne serilen kuru incirlerden Kutsanmış ağaçların dallarından Rüzgârın sesinde fısıldayan aşkla Sana ruhumla geldim... Gözlerinden akan Duygu ışığını sezmişti ruhumun sihirli sesi. Umudun akarsu sesinden Rüzgârın sesinde fısıldayan aşk gibiydi Ruhi bağımız Hisettin mi ey deli yürek? Seni, kitap gibi okuyup Şarap gibi içime çekerken Işıl ışıl parıldayan ay gibiydi senli ışığımız. Güneşin ışıltılarıyla, mevsimin güçlü düşüyle Günümün yirmi dört saatine konuveriyorsun. Tam o esnalarda rüzgârın sesinde fısıldayan O dahi aşkın derinliklerine doğru Işıldayan bir güneş gibi fısıldar aşkını İşte o güneş, her şeye deva olur, şifa olur Aşk ile... Hayatın sıcağında kavrulmanın Beynin sahici yorgunluğuyla nefes almanın Sevgi yetimliğinin Çaresiz deminden çok uzakta Kısık sesimle, kırık Türkçemle Uzun bir bakıştan sonra Rüzgârın sesinde fısıldayan o büyülü aşktı Anlıyor musun? Mehmet Öksüz |
Yüreğini emeğini kutluyorum
___________________________________Selamlar