Anlamak Olunca Her şey
nerede olduğuna dair yaş cetvelinde
ışıklı şehri süsleyen yalancı yüzlerin gözlerini kaçırıp bizden uzaklaşması yorulduğunda oracıkta oturup hayatı seyretmek bulanıklaşmış eski bir resim sadece aslında yavaş takip edilen zamanların sonrasında hızlıca hatırlamanın ne çabuk geçtiğini yüzümün aynasına bakınca anladım sözden eşarbımı boynuma sarıp eski şiirler fısıldadım kendime tatlı tatlı yokuşlarını indim bir çayı karıştırıp çabucacık içtiğim binlerce anıyı bir birinden sökmeye çalışırken gündelik hengamelerden emzikler fışkırdı çocuk ağzıma görüp görmemek bilip bilmemek değil mevzu bir çiçeğin dikkat kesilip anı yaşamasını kısa sayan mevsimlerin sonsuzluğu nasıl kaçırdığını anlamak anlamak olunca her şey uçup giden ve şekil değiştiren bulutların damlaya damlaya dudaklarımıza ulaştığında mutluluğa erişmesi bütün mesele. |