BENCE BÖYLE, YA SİZCE?
Elesem diyorum bir elekle şu çirkini
Kalsa güzelliği ahlâkın, az olsa yeter Dökülürdü öfkeler, riyalar hayattan Pek sevimsiz gelir bana insanın bencili. Her yerde ben olmalıyım diyense bir kafa Dolduramaz boşluğu da savrulurdu etrafa Reklama gerek duymaz, bir bilgenin gelişi, Kıymetlidir onlar; bilgi, otorite, ilmin de özgesi. Çıkın da ortaya görelim ilminizi İki lafı toplayamaz o vasat dilinizi Ne yapayım sizin köhneleşmişse zihniniz Cehalet kokuyor orada, evet doğru bildiniz. Hürmet ilmedir, amel edilmişse hakkıyla Açar her kapıyı o; nezaketle, coşkuyla Gücünü maddiyattan almışsa bu zeminler Doğacak bir güneşle de çarçabuk ta erirler. İnsanları geleceğe taşıyan bilgi, hem de etik Ahlâkı eksik olan bilgelerden de çok çektik Bilime olan hayranlığımız elbette doğal Değerden yoksun bir ilimle yol almak hayal. Ismarlama yoldan yürümez hayat dediğin Hak ile batılı ayıracaktı ya, nerede o sezgin Nefrete, argoya batmışsa nefsin, zihnin Saracaktır etrafını ateşler, yakıtındır cehaletin. Bildiğini sanmak dedikleri en tehlikelisi İki kitap bitiren de âlim sanıyor kendini Ne de çok şey bilmediğini bilenler var ya İşte onlardır gerçekte bilginin de efendisi. Mışlı, müşlü yaparak yaşanmamalı esasen Emekle doldurmalı zemini, hakkaniyetlen Her sunulanı almak değildir ki marifet Hakkın olana razı ol ki bulasın izzet Oğuzhan KÜLTE |