eylül akşamındasesinin ahenginde gel de uyut düşlerimi düş artığı bir hayat düşmesin payımıza // yokluğuna kilitlenmiş bak yine koca bir şehir tek tek lambaları sönerken sokaklarında usulca her köşe başını tutmuşken hüzünlü anılar dudaklarımın kıyısında intihara meyilli susuşlar ki.. sen çocuk haylazlığı gibisin boğazımda koğuşlanan bir tutam yalnızlıksın avuçlarımın ayasına sığınan ve döngüsünü yitirmiş bir bahar ertesiyim şimdi sarı bir hazana inat yeniden yeşerirken sana haydi gel kipriğinin ucunda uyut tek tek düşlerimi gözlerinde sevdaya bulansın aşka susamış duygular şimdi yanık bir ezgi tadında bak bütün susmalar bağ bozumunda aşka uzanırken bütün duygular ve gecenin kuytusunda kendini demlerken martılar sen yanık türkülerini söyle dağılsın karanlıklar ve unutma her aşk kendi kitabını yazar vuslata ermemiş bir eylül akşamında |
Gönülden kutluyorum...