Karanfil Sokağı 2
Karanfil Sokağı’nda
Oturmuş bekliyorum dostlarımı Bir bankta Dost Kitapevi’inin karşısında Bir adam gelir, bir kadınla Adımları heybetli Kadın ise kendini belirtiyor Mütevazi duruşuyla … Karanfil Sokağı’nda Sıcaklık kırkiki derece, Temmuz başında Gençler oturmuş gitar çalıyorlar, Sivil faşistlere baka baka Göbekli birisi geçiyor Parmaklarıyla ağızını karıştıra karıştıra Çirkin bir görünüm sergiliyor elbisesine uymayan kravatıyla … Bir başkası gazete okuyor Uzak kalmış kendi dünyasına Suriyeli bir kadın uğraşıyor kendini stamaya Utanıyorum bu faşizmin içinde insan olduğuma Tutuşturuyorum yüreğimi derin bir acıyla Karanfil Sokağı’nda Bir çocuk hiç yürümek istemiyor bu sıcakta Bu, çocuğun isyani dokunmuyor annesinin umruna Vırıldaya vırıldaya konuşuyor cep telefonuyla Geçiyor insanlar önümden öyle Bazıları belli ki zaman öldürüyor avare avare Kimi gerçekten yoksul, Gururlu duruşuyla … Bazıları kahve içiyor yemek yiyor Etrafa konuşlanmış kahvehane ve restaurantlarda Yaşlı bir abla zorlanıyor merdivenlerden çıkarken Kilolarından dolayı yukarıya … Çantasını taşımak istesem korkar belki diye Vazgeçiyorum ona bunu sormaya Bir genç duruyor hemen merdivenlerin başında Elinde bir gül var Uzatıyor gözleri parlayarak genç bir kıza Hallerinden beli, korkuyorlar öpüşmek için dudak dudağa Karanfil Sokağı’nda İki sivil gözetliyor geleni geçeni Koltuk altlarında ki tabancalarıyla Halkına düşman devletin bakışlarıyla Yazdıklarım uydurma değil benim Dayanıyor beş günlük gözlem adına Sonra geliyor Yoldaşım Erdoğan Ateşin Sonra bir can Funda Gölhan yanlız başına Ve başlıyoruz koyu bir sohbete Sıcağa inat bir ağacın gölgesi altında Paylaşıyoruz acımızı, sevgimizi, Yanan canlarımızı, bitmeyen dostluklar adına Ve söz veriyoruz birbirimize Ömür boyu dost kalmaya! Acılar yaşayan bir ülkenin ortasında Ankara’da Karanfil Sokağı’nda Bu şiiri can yoldaşım, sırdaşım Erdoğan Ateşin ve Funda Gölhan Can’a armağan ediyorum. Hasan Hüseyin Arslan - 08.08.2021 |
çok harika bir şiirdi dost
kutlar esenlikler dilerim...