HükümŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Edebi değeri olmayan, "Kendimle dertleşmelerim" dir satırlarım. Kimi zaman alt alta sıralanır, kimi zaman paragraf oluşturur.
Rastgele okuyan için bir anlam ifade etmeyebilir ancak yaşayan için önemlidir. Babasının avuçlarının sıcaklığından yoksun yetim bir çocuk gibi mahzunum! Anne şefkatinden mahrum öksüz bir çocuk gibi ürkek çaresiz ve kimsesizim! Bir sofranın başındayım açım elimi uzatsam karnım doyacak Açım sofranın başında bir lokma ekmek yesem şifam olacak Sofranın başında öksüz ve yetimim bir çok çift gözün izlemesinde gözlerin hapsindeyim parmaklıklar ardında ürkek yoksun çaresizim Elimi uzatsam karnım doyacak biliyorum ’hakkın değil!’ diyor bir çift göz bir çok çift göz oluyorlar sonra ölüyorum o gözlerin huzurunda Hakkın değil Hakkım değil Hakkımız değil Hak değil Reva değil Adil değil Oturmuşum bir sofranın başına bir sevda gelmiş taht kurmuş başıma Ben biliyorum neler geçmiş içimden Kimse bilmez ben geçmişim kendimden O gözler Hâkim olan Savcı olan Cellat olan Yok hadi gardiyan olsun Hâkim kırmadı henüz kalemi Cellat kenarda dursun! Volta atarken avluda Ya da yüzümü yıkarken helada O birçok çift göz verdiyse hükmü Pis bir şişle.... Gördün mü bilmem o alttan alta bakışları Taraflar Dosyalar Tanıklar İncelemeler Ve Hüküm! Çoktan kırıldı kalem! Yağlı urgan boynumda Yafta asılı koynumda Yaftamda yazanı sadece sen oku Aşkınla kokan bedenimi sen yıka Kefenimi sen sar Mezarımı sen kaz Emanet et beni toprağa Emanettim Emanetinim Emanetindim Ben sana ne ettim! Emanet et beni toprağa Ve Kur sonra o bir çok çift göze bir sofra Ortaya bir tabak helva İki kaşık Çala kaşık Kim kime aşık Kim kime maşuk Toprak soğuk Ben topraktan soğuk... |
Emanetinim
Emanetindim
Ben sana ne ettim!
Güzeldi,,Güzel yazmışsın yine,,