Vuslat Vakti
Dünya çok değişmiş, dedi bir gün annen,
Herkes olmuş keser. Evlat bile vermiyor atasına değer, Sarmışsa dünyayı arsızlık,vefasızlık, Sarmışsa ahlaksısızlık dünyayı bu kadar eğer; Ne anlamı var buralarda durmanın, deyip, Uzun bir yolculuğa çıktı annen... Velhasıl bir başına koydu babanı sevgili eşi, Ve bırakıp gitti; Güzel bir dönemdi, bitti! Söndü babanın da haliyle ateşi, Tütmüyor gayrı bacası, Tarumar oldu bağı bahçesi, Çıplak kaldı dağı, Kurudu yaşam pınarı… Huzuru yitti, Kalmadı cesareti, Başladı babanın da dünya esareti… Çalışmayı ibadet saymış o kadına, Yapılabilecek madem tek hizmet, Gayrı duadan ibaret; Ben de başucunda Allah kelamını, İzin verirse sahibi şayet, Okuyacağım sabah akşam ayet ayet… Ve dağıtacağım hayır hasenat için ayırdıklarını, Onun adına! Ah oğlum, Gizlese de uzun yol telaşını baban, Rüyalarına giriyor her gece annen, Ve davet ediyor yanına… Vahdet vakti yakın ki, Sardı babanı da vuslat heyecanı. İslamiyet, teslimiyet dini, Vakit saat geldi mi, Teslim edip asıl sahibine bu tatlı canı, Çıkacağız hakikat yoluna… Gün sayıyor baban, Bakalım, kısmet ne zamana! Necip Zeybek Bu şiir de "Yaşadığım Yer" ve "Bir Babanın Portresi" ve "Bir Annenin Portresi gibi "Göç" şiirinden koparılmıştır. "Göç" Bizden önceki kuşağın yaşantısını, hayata bakışını ve ölüm ve sonrasıyla ilgili inancının anlatıldığı öyküsel bir şiir"dir.Uzun bir şiir olduğu için pek çok okuyucu sonuna kadar okuma sabrını gösteremez düşüncesine kapıldım ve ana metnin dışında bir kaç tane daha yeni metin oluşturarak her bölümü yeni bir şiir gibi farklı adlarla yayınlama kararı aldım. "Göç" şiirim bağımsız ve anaç şiir olarak sayfamda yerini koruyacaktır. |
Eşiniz için Allah'tna rahmet, size ve değerli evladınıza da sabırlar diliyorum.
Acılar gidene, gidişe göre daha doğrusu gidilen yere göre değişiyor ve kimi gidişlerin acısı, yarattığı hüzün ile özlem hiç bir zaman tükenmiyor...
Ama gelin görün ki; hayat bu işte... Ölüm üzerine kurulu bir düzen... Elden de bir şey gelmiyor ne yazık ki...
Şiiriniz nezdinde bir aileyi ve o ailenin kilit taşı olan eşinizi tanımış olmaktan onur duyduğumu ifade etmek isterim. Ne mutlu eşinize ki; hala, hayatınızda yaşayacak değerler sunmuş size. Ölümsüzleşmiş...
Hatırlarsanız bir şiirimde yer alan kilit taşının anlamını sormuştunuz bana... Ben de:" kemerli yapılarda ya da köprülerde ortada yer alan taşa kilit taşı denir. Onu çekerseniz yapı yıkılır. " Diye cevap yazmıştım.
İşte eşiniz de yuvasının kilit taşı olmuş ve varlığında
gerçekleştirdiği o görevi hala başarıyla yerine getiriyor.
Başınız sağolsun...
Saygılar sunarım.
Esen kalın.