YUMRUK KADARDI
" Yumruk Kadar " diyordum.
Ufak tefekti, Yumruk Kadardı. Bir yürek vardı ki onda, Cismi kadar vardı. Gözleri kara, gece gibi, Geceyi yırtan bin mumluk fardı, Dosttu, sevgiliydi, yar’dı. Saçı simsiyah, Yüzü pırıl pırıl, Nurlar akardı. Sevecen, merhametli, Bir o kadar şefkatli, Altın gibi bir insan, Tam yirmidört ayardı. Nisanda yağmurdu, Yanmış yüreklere, Temmuz da kar’dı. Şairdi Yunus’ca, Emrah’tı Türküce, Dadaloğlu olurdu Toros’ta, Mevlana’ydı Konya’da, Erzurum’da bardı. Haklıyı sever, Hakk’ı sever, Zalime şamardı. Gurbet insanıydı dervişçe, Yoktu hırkası, yoktu şalı, Dertli bir hasta görse, Onun kadar yanardı. Seviyordum onu, yumruk kadardı, Dua etmesini ondan öğrendim, Daha dünyada iken, Duamla eminim, Cennete vardı. " Yürek Yumruk Kadar " derler, Kendisi yumruk kadardı. |