HECCAVDAN MEYDANA
Yaradan yaratmış, sual sorulmaz,
Leş yiyen kargayı, kaz sananlar var. Çalışmaz, uğraşmaz, asla yorulmaz, Payına düşeni az sananlar var. Okula odunla gidip gelmemiş, Soğuktan el çatlar, bunu bilmemiş, Ayazda burnunu kola silmemiş, Dört mevsim, dördü de yaz sananlar var. O hamamı bilir, hele kurnayı, Duymamıştır, kaval ile zurnayı, Kudüm ne, davul ne, ne bilsin nây’ı, Org ile gitarı saz sananlar var. Bırakmayı bilmez, işi tadında, Gözü hep ordadır, kızda, kadında, Gündüz hayalinde, gece yâdında, Yetmişlik nineyi, kız sananlar var. İyi değil, zaman zaman azdığı, Kendi ilçesiyle, köyü, gezdiği, " Kaside-i Bürde" midir yazdığı, Ettiği dört lafı, söz sananlar var. Yâ İlâhî, bu kullardan uzak et, Gitmediğim bu yollardan uzak et, Sevmediğim bu hallerden uzak et, Kin ile öfkeyi haz sananlar var. İsa Kahraman |
Kurt olmuş, ağaca yaprak olmamış
Kırılmış bedeni, pürpak olmamış
Yakasız gömleği bez sananlar var
6+ 5 11lik hece ölçüleriyle, durakları, ayakları, kafiyeleri incisamı ve teması mükemmel bir eser okudum ayrıca içeriği için özellikle teşekkür ediyorum.Bir dörtlükle iştirak ettim affını sığınarak.Huzurla kalınız.