SEN SÖYLE HAFIZŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Sırdaş bir iklim ısmarla, hafız: dünlerin hatırına hala kabul gördüğüm bir de meclis hem sözcüklerim tütün kokar hem de tütün basarım yaralarına evrenin ve bıçkındır benim yüreğim görünen ne ki, hafız? Endamlı bir masalım ben: bilemezler. Söğüt dalında gezgin bir rahmetim hem Sevdanın menşei saklı genlerimde Babamın tek kızıyım Aşkın ılgıt ılgıt estiği memleketin yıldızıyım. Ay da benim güneş de: Gülümsememe tek şahit Rabbin hikmeti Göğsüme konan kelebek Nadide bir semazen dönenen Ah, başım dönen ve döndüren gezegeni Asılı kaldığım şu gök kuşağı Bilemezler de beyazın ta kendisi. Kararan ne tenim ne alnım Al yazmalı bir masalda kala kaldığım o zemin. Her kuşluk vakti uğurlarım mevsimi Bir ikindide düşer yolum kendime Mısralarım kanamalı Lakin kara değildir ne matemim ne gölgem Renklidir benim acılarım: Bilemezler, hafız: Hadi, sen anlat benim yerime Sonra da dik dikebilirsen patlayan dikişleri. Yâd ettiğim mi yaren bildiğim mi? Yana yakıla yaşadığım ve yaşattığım bir gizem mi yoksa? Tefe konduğum durduk yere Rafa kaldırdığım yüreğin de meddücezri Hem şafağım atan şafağımdan uzanan bir hale Hem de şakağıma dayadığım o namluda Saklı sok kurşunum: Elbet, divane ruhum Sözcükler ne ki, hafız? Ben söylenmemiş bir sözcüğün ta kendisi Üstelik o kırık sayaç Üstelik o kalın lügat Varlık ne ki, hafız? Bilmezler asla bilmezler: Ben ki yokluğun ta kendisi. Melun bir resim Edası bol keseden haşmetli bir esin En çok da ilham perim iken sevdam En çok göğün tentesine konan kuşlarım Mecazi bir aşkın ta kendisiyim, hafız. Ne bir rakama denk düşerim Ne de üzerine serildiğim o rakım: Elbet ulaşılmaz bir nefere sadıktır içimdeki mazlum. Kör noktam her kör hece Kör değilim hem ezelden. Azıcık saf ve zalimdir kimi zaman içimdeki perim Elbet zulmüm kendime Bir hevesle düşmüştüm ki yola hem… Bir de öldürdüğüm nefsim, yeminle: Elbet olacak farkım şu yaşayan nesilden. Hutbelerde dolaşır ruhum Rutubetli mevsimleri hiç de sevmedim. Azıcık limoni hava ve yüreğim Üstelik bir ömür, hafız: O kesif sessizlikle yargılandım defalarca Ket vuran mutluluğuma hangi zalimse Ve yorgunum, hafız En çok da içimde saklıdır eşrafım Kaygılı mizacımla salındığım bir akasya ağacı adeta Düşlerimi serptiğim şu zeminde saklıdır Bunca bilinmezin de uğruna savruldum bir ömür Varsa yoksa s/avunduğum doğrularım. Meşrebi neyse evrenin Mehtabın esefinde içtiğim Yıldızların efkârına şahit Yaratan Ve ay yıldızım kadar vakur ve uludur rabıtam Rabbin emaneti canıma etmediğim Eziyet de kalmadı ezelden Varsa vaktim, hafız Haydi, firar edelim artık Sen, söyle benim yerime hafız Varsa eğer hayatın tutulacak yeri Yangının da mağdurudur mabedim. En çok düşkünlüğüm hüzne Mademki Rabbimin eseriyim Mazur görsün beni geçmişim Hala da geleceğine tutuklu bir me(ş)ale Denk düşen bir şiirden çok çok fazlasıdır söylemediklerim Haydi, sen söyle hafız ne varsa dile gelmeyen. |
Güzel Eserinizi
Canı Gönülden kutlar
Tebrik ederim
İlhamınız bol
Yüreğiniz kaleminiz var olsun.
Selâm ve Duâ ile
Sağlıklı Huzurlu bir yaşam dilerim.