Kurumuşsa Mürekkebim
Kurumuşsa mürekkebim hokkamda
Sen, şiirler yaz hüzünlerle dolu Onun adına! Bülbül acı çekiyorsa, Suçu gülde arama! Doymazdım asla, Gül Yanakları’na baktığımda Kurumuşsa mürekkebim hokkamda! Sen, şiirler yaz! İçi hüzünler dolu satırlarla … Kağıtları incitme, inletme Kendi çektiğin acılarınla Gün gelir, sende uzanırsın Sevdiğinin yanıbaşına! Belki yazarlar, beni tanıyanlar „Onu severek öldü“ diye mezar taşıma Bir de kalp çizsinler Evrenin üzerine Onun adına! Kurumuşsa mürekkebim hokkamda Hüzünlü bir musiki çalar radyoda Hüseyini makamında! Yüreğinde sevgiden başka Bir makam arama! Makamlar gelip geçicidir Geriye bir şey kalmaz Sevgiden başka! Kurumuşsa mürekkebim hokkamda Kalemlerim bile küsüyorsa, Sen yoksun diye bu hayata! Bütün nağmeler inliyor Hüzzam makamında Kurumuşsa mürekkebim hokkamda Sızlar içim, inler içim Sensizliğin derin acısıyla Sadece çaresizlik büker boynumu Salmak için acılarımla beni asırlara … Yanarım yanarım, alev alev korlarla Niye bırakıpta gittin beni Bir başıma bu evren denen ıssız adada Bekliyorum seni, Arkası gelmeyen yarınlarda Kurumuşsa mürekkebim hokkamda Gel, gel de rehberim ol Hayatıma! Katlanırım, tahammül ederim Seninle her türlü acıya! Dayanırım, dayanırım seninle çekilmez acılara İlacım olur ellerin değince Sızlayan yaralarıma! Yeniden doğarım Mahzun bakışlarında Kurumuşsa mürekkebim hokkamda Yüreğimden akan kanı doldururum seni yazmak için Eğer mürekkebim bitmişse hokkamda! H. Hüseyin Arslan - 27/28.10.2020 |