Dilan..Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Dil-an..
Yirmi iki yaşında taze açmış bir çiçek İlk baharın neşesi, gülün adıdır Dilan Ol huriy-i cennettir misk u amber saçacak Beraatin kâşesi, aşkın tadıdır Dilan... Sanırlar ki eladır oysa nurdur gözleri Dökülünce dilinden şeker baldır sözleri Ol Ferhad’la Mecnun’a Şirin Leyla izleri Maşukların kalesi, gönlün yadıdır Dilan.. Kirli eller değmemiş nur-u cihan eline Şiirler yazılmamış narin, ince beline Birgün düşecek mutlak aşıkların diline Sevda mahkemesinde yüce kadıdır Dilan.. Ömre zehir katsa da yürekte ki kederi Sevda pazarlarında biçilmiyor ederi Asumanda süslenmiş güller ile kaderi Ol Mevla’nın aşkına birtek kapıdır Dilan.. Ruhu canı terkedip şu gönlüme dolsaydı Kıskanırdı ay, güneş gökyüzünde olsaydı Madem gitmek isterdi canımı da alsaydı Ömrü yangına veren ateş ardıdır Dilan... O ahseni mahluktur yoktur cihanda eşi Simasına yüz tutsa kavururdu güneşi Ey gönlümün dinmeyen hırçın özlem ateşi Bilki senin yokluğun vilvil yurdudur Dilan.. Vilvil: cehennemin en alt tabakası |