Asa
ey beyhude iç çekmişliğim!
ne zaman ki düştüm bu karanlığa kara dökümlü yıldızlar ayrılmaz oldu yakamdan lakin vesvese ettiğim karanlık şimdi inkarda her gece vebalini boynuma asıyor yüküm ağır.. düşüm cambaz.. toprağın fısıltısı hizada bu kadar unutmuşken biz bizi bunca geçmişken zaman kundaklansın bir rahlede salkım saçak azabın nar-ı mevsimi.. .. .. Bir müjdeye bir sana can adamışım !! tufana tutulmuş anka kuşları umudum olmuş asasız dervişler elleri boş dönmüş sevda ulaklarım benim dediğim neyim varsa uçup gidiyor senli bir düşün peşinden aklım annemde saçlarımda çocukluğum başucumda gaybın cerrahları ahdetmişler seni yüreğimden söküp almaya .. .. narı ateşteyim sıyırıp al yüzümün maskesini gözyaşlarım süzülsün teninden ecrimsin sabrımsın dokun kuytularıma kıymetlimsin.. keramet eyle boydan boya yarılsın vuslatın çelik zırhı ne şahtım ne şahbaz olabildim sözlerim sitayişsiz yusufun kuyusu özümde kundaksız aşklar büyüttüm sana sorgu âleminde ruhum dindirmiyor sana susuzluğumu mesnetsiz hayallerim teskinsiz acılarımın dermanı sende şifam da şifacım da sensin sen ol hekimi lokmanım yâdlara bırakma sen al canımı desem adın desem adın yarama tuz sensiz kurur içimin çağlayan nehirleri mihrine saymışım ömrümü suskunluğu şiar sayıp da araf da koyma beni.. bir müjdene can adamışım esirgeme nefesini uykuyla düş arası olsa da duyayım sesini .. .. ey hecelerimin sükûtu mısralarımı adadığım aşkın sunağı kul hakkı deyip bir selam sal ve unutma ki mevsim hazan... .. Belma. |
ve yine başladı kalbimin bitmeyen sancısı >>
ey ömrümün vahası
savurgan fırtınam
ey hoyrat yıllarımın dermanı
zorba ve bedbaht hayatımın kırılgan yanı
hangi sabahın seherindesin
hangi gecenin şavkı vuruyor
hangi mevsim eşlik ediyor
gülüşünün melodisine
"
nerdesin
"
omuzlarımda
yalnızlığın kasvetli ısırığı
içimdeki uçurumdan akan ılık kanla
ve sakil ahvalimle suluyorum
cesedimi dağlayan
kızıl şafak dikenlerini
"
biliyor musun
"
müebbet aşkıma yazdığım şiirleri
istifleyip tabutuma
devler ve cücelerden ibaret masalımı
yükleyip sana giden bulutlara
seyrederek altında uçan kuşları
yolluyorum senin yurduna
"
görüyor musun
"
yağmurlar gönderiyorum sana gözlerimden
başka diyarlar kadar uzak
hasretim kadar içimden
hayaller gönderiyorum sana
okyanus kadar uzak
boynuna kondurduğum buse kadar candan
"
hissediyor musun
"
günü gelip
kahrı çekilmez olunca dünya
dilimin dermanı tükenip
elin eşlik etmediğinde son nefesime
vurulmuş kuşlar misali
çelimsizce düşerken kollarım yana
kalemimden dökülmediğinde
sana dair günler için iki satır mısra
geçmişi meczup olan dudaklarımdan
sen yankılanacaksın odamda
"
duyuyor musun
"
/////////////////////////////////////////////////////////////
Aynı yöne bakan, aynı hasreti çeken gönüllerin şiirleri olsunlar...
Esen kal...