Yağmursuz çöl,
susuz göl
yolcusuz bir yolum ey aşk
durmadan akrepler sızıyor içime
ihanet yüklü kamyonlar geçiyor üzerimden.

İçime acı yağıyor, dışıma kahır
kan kusuyor duvarlar her öksürdüğümde
dikiş tutmayan en ince yerinden yırtıldı kalbim
solgun gelincikler sızıyor yaralarımdan şimdi
durmadan kan kaybediyor ömrüm
durmadan can kaybediyor ömrüm

Ey! ömrümü verdiğim aşk, ey sebebi çilem
bir bahar sevdasına koşarken kelebekler
dallar rüzgar masalını anlatırken kuşlara
duygulardan yapılmış bir darağacına as ömrümü
dudaklarımı sonsuza mühürle
öldür beni ey aşk
öldür beni
kırılgan düşlerime kar yağmadan
düşmeden mahşer ateşi çocuk sevinçlere
öldür beni ey aşk
öldür beni ki,
hüzün kokulu gidişler kalsın ardımda

Yüreğim, gün be gün erirken hasretlere
hayatın gri rengine yapraklar ürperirken
kör bir bıçak mı zaman kırılmış aynalarda?
söylenmemiş sözlerin ağrısı mı içimdeki bu fırtına?
hüznümde taşıdığım,
kırılgan duygular oteryosu nedir söyler misin?

Kirlendi hayalimdeki uçuk mavi ey dünya
vuruldu en güzel düş martısı denizlerin
konuşmak artık bir şey anlatmıyor kimselere
varsın sessiz kalmış çığıklar örtsün bedenimi
en haykırdığım yerden sustur beni ey aşk
ey sebebi ezam, cennetim, cehennemim
solgun bir gül gibi sustur beni

varsın susuşum kendime
küsüşüm dünyaya
isyanım hayatın sancısına olsun
anla
Anla ve Öldür beni
teneşirlere yatır son arzumu

ölümsüz aşklara, karşılıksız sevdalara kalsın adım...