Gönül dalınca gasvete kirpiklerden yaş dökülür
Gözler dikilir hasrete can evinden can sökülür
Akıl düşerken gaflete ocağa incir dikilir
Kara melek teşrif eyler can evinde can sökülür...


Sıratta kurulur kapan hak yolundan yan sapanlar
Kefene cep mi diktiniz be hey paraya tapanlar
Firdevs kapısın açınca hayır hasanet yapanlar
Ol cenneti keşif eyler can evinde şan ekilir...


Daha yarin yanağından vuslat gülü dermeyenler
Kör şeytanın şuh diline şam şerbeti sürmeyenler
Şehadete gider iken ser verip sır vermeyenler
Şühedayı teklif eyler can evinde tan bükülür...


Iraktan çalınan davul bil ki kulağa hoş gelir
Kılavuzu karga olan Şama da gitse boş gelir
Giyilen o kudnu kaftan cılız yüreğe bol gelir
Kor alevi taltıf eyler can evinden zem dökülür...


Bu dünya dönen bir handır bizler gelip geçen yolcu
Bana bir şey olmaz deme olsan da sen en son yolcu
Günü gelir herkes öder silinmez ki bu can borcu
Ruh nefesi tevkif eyler can evinde kan çekilir...

*
Erenlerin dergahında Şah Sultan olsan n,olur
Yatın katın doru atın altın kürkün olsa n,olur
Sayılı nefes bitince aşk Nazo’ma ecel olur
Şol kevseri tarif eyler can evinde han dikilir...

Nafize
28 mayis 2020
17.07

Gasvet: iç sıkıntısı.
Gaflet: dalgınlık, dikkatsizlik, boş bulunma.
Kara Melek: Azrail
Firdevs: Cennettin en yüksek yeri.
Cılız: zayıf.
Kudnu: ipek ve pamuk karışımı değerli bir kumaş.
Taltıf: hoş davranışlarla gönül alma.
Zem: kınama kötüleme yerme
Tevkif: tutuklama.
Kevser: cennette bir ırmak.