AŞKA BEYİTBu nasıl bir aşk nasıl aşk ki hikayesi zor Sanki tiyatro sanki sahnede çizli dekor Bumu aşk dedikleri mavi tülbent de cennet Vallahi bu aşk değil olsa olsa bir şehvet Kalbi git git desede gözleri gel gel der de , Söyleyin bana aşka açılan kapı nerde Akreb çayan dolaşır karanlıkta inimde Sanki kurt girmiş gibi bir sancı var beynimde Bir bardak su misali yuvarlak bir şişenin O şişenin içine berbat hali düşenin. Dokununca patladı tutun tutun düşecek Gül yaprağına kondu içinden çıkan böcek Ikisi birleşince bakın nasıl pekişti O böcek ki tam kırk yıl şişe içinde pişti Susuzluktan kavrulup yarıldı ırmağında, Bir damla su içmedi bekledi yaprağında Ister delilik deyin isterseniz sarhoşluk Hiç bir zaman dolmadı ki sol yanım daki boşluk Gönül gönül gezdirdi kezzap içtim böylece Banamı düştü bunca acı keder işkence. Kaldırımlarda üç beş gün aşk yaşayacağım Gönlü öldürüp sonra taput taşıyacağım. Sen susuz çatlak toprak bense yağan yağmurum Sen ağlama diye ben çırpınıp ağlıyorum Şu benim üstümdeki cefa dağının tozları İçim dekini sorma kutupların buzları Ben silinir giderim yazdığımla be kadın . Ben yazdıkça tarihte kalacak senin adın. Aşkı yaşattığın için teşekkür ederim Soran olursa seni benim sevgilim derim. HARUN YILDIRIM |