Buz Kesildim
Bir Zemheri aşkıydı benimkisi
Soğuk Ayaz donmuş sokaklar Dudağımdan Buz kesilmiş şiirler dökülüyordu Oysa ki ben Şair değildim Bardağa konmuş bir Buz gibi eridim yokluğunda Isıtsın diye yağan Kar’a sarıldım Diz çöküp soğuk kara taşlara Sessiz feryadımı uzak dağa bağırdım Ağlarken sessiz soluksuz ruhumda Can yakışlarını hakka çağırdım Ellerim soğuk ellerine değdi diye Elimi yüzüme koyup utanca sarıldım Kalbimde,kendi benliğine sığmayan Edebe bürünmüş duygular vardı İçim dışım kan ağlarken Yüreğim Ayaz yüreğinde esir kaldı Karanlık hüzünlü bir kent kalıyordu aklımda... Kış bitip baharlar gelmeyen Çiçekler açsa da hala buralarda kar’dan Gönül vazgeçmiyor tek UTANmışlığım olan O yârdan!... |
ve nerde görsem tanırım Hüzün!