NE İLK NE DE SON VEDA...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın ‘’Kuşlara üzüldüğüm oldu, mevsimlere de gücendim. Kış boyu yerinden kalkmayan karın üstünde yürümek ince işmiş mesela, bunu düşe kalka bildim…’’ (Alıntı) Sofu sesinde ölümün, makberin çağrısı Bir inilti aslında köklerine sürünen yılanbaşı Endamlı haykırışı ceketin iliklerine Sokulan şiir gibi Başımın t/acı aşk Hangi mahsulse mevsimin Diri düşlerine düşkün Bir yeraltı tanrısı. Kukuletası leylak renginde iç bükey aynanın Sözcükler kâh yalıtkan kâh ısırgan Ölü ritminde doğanın Şimdi evet, şimdi vakur bir başkaldırı Elemin nifak sokan gözünde İnce ayar yapan gece bekçisi Artık neye niyet neye kısmet, azizim Elbet titrek sesinde muhalif gölgelerin Su sızdıran bir vaveyla Çapaklı gözlerinde şiirin. Kalburüstü meziyetleriyle Dönendikçe başını döndüren sefanın Kıymık batan ellerinde şairin Yumuşak notalar Kan dolu nasırlarında rüzgârın Pekişen soğuk; Pekmez kıvamında gümbürtü Artık hangi tondan açıldıysa perde Öylesine bir izdiham Saltanatı bitti bitecek yalanların. Kambersiz gölgeme atıfta bulunan Bir ren geyiği Soluğunu tutan müspet menfi imgeler Kaynağı aşk ve özlem Sarnıcında yüklü gizem Elbet renklerin her tonu Örtüp de üstünü yatağına yığıldım Nice paralel hayat ve paralel evren. Kayrasında dolunay Sürüngen yıldızlar tası tarağı toplayıp da Daldı mı yeraltındaki dehlize Ve işte açtı pergellerini şair Şirin bir de gülücük kondurdun suretine ölümün Yeknesak sessizliğin elemle dolu Tok sesi Bazen zıt kutuplar Varsa yoksa birbirini çekemeyen kibirli ruhlar Gölgesi kayıp bir arazi Doluşan içime nice tuğla Göğe de selam çaktım mı Sorma git neşemi. Mıntıkasında ıslıklayıp da haresini mevsimin Dibi gelen bir boyalı küp Nice resim nice mizansen Tıklım tıklım şairin yüreği Sevdalı taslak yaralı hazan Mehtabın da serenat yüklü boğuk sesinde Kıyılardaki suyun çekildiği Bazense evrenin rahmine düşen nice tohum. Safsata yüklü madem eksen Merhalesi varsa yoksa elem yüklü gizem. Ant içmekse aşka Şaha kalkan her beyit Lahzasında tedirgin bir çırpınış Kelebek kanatlarında ruhun Devasa bir imleç Artık günü kaça b/öldüysen bir bilmece Hoyrat döngü sanrılı iklime Verip veriştirdikçe Çatallı sesinde kibrin Yalayıp da geçen yüzümü yaslı meltem Övünç malzemesi madem sevda Bil ki ne ilkti ne de son veda. |
Saygılarımla...