Dengegöremediğin gözlerimin arkasındaydı beni yakan gerçekler ama sen bakamadın asla bana sana göre bir tutam isyan birazcık ihanet az biraz da yanılgılardan ibaret kocaman bir kaostum ben evrenin ortasında ellerimde intiharına açan çiçekler ayaklarımda beni sonuma sürükleyen bir inat için yargılarken sen beni bir tek ben mi garip davranıyorum baksana yıldızlarda bile huzursuz bir telaş var gece bile dalamıyor bir türlü uykusuna tuhaf gelmiyor mu sana havlayan kediler mıırlayan köpekler ya da inildiyen taşlar denge diyorsun halen sen ama denge dedigin az önce ayaklarımın dibinde can verdi haydi!!! okuyalım ruhuna bir alaturka üzgünüm bir Tanrı bile yok sığınacak başıboş kaldı artık evren ağaçlar dallarını asıyor çiçekler cinayetini planlıyor tomurcuklarının alt üst olmak denilen şey bu sanırım ki güneş bile kendini asmak için Ay’ın kuyruğunda sallanıyor sabırsızca şimdi söylesene bu kadar dengesizliğin olduğu bir evrende elimde intihar çiçekleriyle kaldırımda öylece yatmışım kim şaşırır ki söylesene bana kim suçlar bu hallere düştüm diye ya da hangi Tanrı’ya hesap vermeliyim konuşsana bu yüzden bırak beni kendi halime bu dengesiz hallerimi daha fazla yargılama |
oysa amaçlar farklı olsada
sonlar hep aynıydı
yargılama beni
güzeldi
yüreğine sağlık yine benler saçılmış