Sarıp sarmaladım çorak topraklarını deryaların
Bir zamanlar gözlerin
Gözlerime yıldız olup,kayardı Temmuz akşamlarından parlak Ağustostan sıcak mı sıcak bakar Yakardı Gözü kara Başı dumanlı orman gibi gür sevdam Kuzu gibi sevimli kar yumağım Ne yana dönsem beni sorar Beni arar Aniden sağardı aydınlıkları tutsak akşamlarıma O şimdi Kataklayıp,azgın sel sularıyla tenimi Olanca hiddetiyle yere verdi Yele verdi Azgın dalgalara salıverdi O çelişkili bakışlarını sorma Dilini,dinini sorma O ayrılık mimarlığında usta Artık yırtıyor şah damarlarımı O anlamsız sebeplerle yüklü bulutların rüzgarını Savuruyor tüm derin mavi deryalarıma Dalga,dalga Ben ki Hasretler türküsü bağlamışım sol yanıma Yenik düşmesin diye derya Bir sevda Bin ah Üşümesin diye gölde maya Her gün Her gece gözlerimle okşadım Sarıp sarmaladım çorak topraklarını deryaların Ağladım Hasretlere yenik düşmesin diye Her gece Bulutları okşayarak avuttum yanaklarımı Boyadım gökkuşağı rengine ufuklarımı Dahası uçurdum ak güvercin kumrularımı Yüreğimde kanayan çığlıklarını susturmak için Hasretle besledim akşamlarımı Sonra saldım kanat,kanat ormanlara kanatlarını Getirsinler diye bana önceden O yeşil zeytin dalının çekirdek çatlaması telaşını Tufanda yolunu şaşırmış yorgun sandalım şimdi Umudunu zeytin dalına bağlamış He desem tetik kesen bileğimi Sana müjde,müjde demliyorum Müjde Nasıl,nasıl unuturum o gözlerinin gözlerime ettiklerini söyle yar söyle… kamil söylemez |
hep buralarda dolanıyorumda
ancak bırakabildim selamlarımı...
sevgilerle