Aşk kölelik, ben bir pranga
Aşk kölelik, ben pranga
Kabullenmelisin artık çocuk. Taşıdıkça hüznün ezecektir omuzlarını. Yüzü soğuk duvarlara baktıkça yansıyacaktır önsözü geçmişinin. Ve kıvrılacaktır yalnızlık yatağına vurdum duymaz bir piçlikle. Yokluğumca keskindir gece, ay ve kahpe zaman. Harpte yenik düşen boş bir kınla kalmış asker gibi... Al al kanasam, sere serile vurulsam toprağına. Pusulasız kalsam... Bir yerlerden boy verir mi sahi yaşamak? Kabullenmelisin artık; Sen, kadınlar gezegeninde bir uzaylısın çocuk. Yüreğinde anlaşılmamanın sızısı ve ayaklarında yalnızlığın prangası... Kabullenmelisin çocuk; Doktorlar yalan söylüyor, şairler öldürüyor bizi! Ve aşk, ciddi sonuçlar doğuran ciddiyetsiz oyunlardı oysa. Körebe, saklambaç gibi... Bense, velayeti üstlenilmeyen sahipsiz cüzzamlı bir çocuktum o aralar. Ele avuca sığmaz, tek mısraya sığar gider çocukluğum. Ve aşk kölelik, ben prangasıyım. Şairler büyüttü beni, en güzel ben ölürüm! Ve kabullenmelisin artık çocuk. Burada zaman çok kirli. Özgürlük hapisin dilinde ve şüphe tek gerçek. Gerçek, şüpheye kara bir iftira. Hür ama köle... Kabullenmelisin artık kadınlar gezegeninde ki dünyalı çocuk. Sevmenin sevabına aldanma artık. Hangi dilberi sevdiysen terk etmedi mi seni? Kabullenmelisin, burada aşk, artık kölelik... Kaybedenler cemaatinin kurucusu değilmiydi şairler. Yoksa fazla bağlanmaktan ölürmüydü Can Yücel? İnsanlar sevdikçe kaybederler ve kaybettiklerini severler. Kabullenmelisin artık çocuk; Aşk kölelik, sen bir pranga... Ömer Altıntaş |