Hazar Gölü kıyısındaki balıkçılara ve yöre sakinlerine ithafen

Bir evla bilgi
Bir insan ne yapıp netmeli ?
Gidiyor işte heceden heceden
Sarı ışıklar arasında
Lamba kokularında
Gidiyor heceden heceden

Şafak buz söküyor mesela
Çiğdemleri eziyor ela gözler
Işık içinde süzülen
İbrik dağlar
Mavi Anadolu turundan
Çıkagelmiş o güzel türküler

Yüreği salıncak misali
Çocuk cıvıltıları arasında
Hükmünü giymiş karlı dağlar
Mor salkımlı evlere ırak düşer
Gece hoyrat bulut kokar

Elif kaddinde bir yâr yok mu ?
Ara sor mai bir geceyi
Kimler duracak nöbette
Kimler şakaklarından şiirle vurulacak
Aşıklara zindan olacak heceler

Gidiyor heceler
Sabır taşından dönen
Bir damla puslu su
Gidiyor heceler

Sarılmış yârin boynuna
Bir şimendifer kokusunda
Ağır aksak türkü söylerken
Gidiyor heceler

Kime sorsam ağzında bal
Elinde bir ağu
Kime gitsem
Vakit dar ve yoksul
Varsıl olan tek gaye geçim

Gidiyor heceler
Ellerimde diken ağrısı
Tırpanımda nimet kokusu
Her kıvılcımda yanar cıgaram

Ağlıyor heceler
Sanrısız geceler
Sahilden ötede ter damlıyor
Gidiyor Heceler

Aziz dostlar kalmadı
Masada billur kadehler tükendi
Çekilen mey midir ?
Aşkın şarabı mı ?

Dertler lâl gecesi gibi
Giz kokar
Yumak yumak düğüm düğüm
Dokunur yüreğine

Bir ay parçası hayalimiz
Sevdikçe tükeniyor ümitlerimiz
Ah ne güzel duruyor
Bir kahve köşesinde
"Ölüm Allah’ın emri
Şu ayrılık olmasaydı"