Hayalleri koynunda,hiç ardına bakmadan, Gelin olmuş ayağın, sürüyerek gidiyor. Adadığı mumlara kibrit çakıp yakmadan, Umutları geride, bırakarak gidiyor.
Sözlüsü şehit olmuş,acısı yüreğinde, Türk bayrağı sallanır,evinin direğinde. Tiril tiril titriyor,sıcak yaz kurağında. O’nu kara talihi arkasından itiyor.
Böyle töre mi olur yangına gider gibi. Bulutların içinde,sanki cehennem dibi Arkasından ağlıyor,kardeşleri ve bibi. Martılar dile gelmiş , acı acı ötüyor.
Köpek bile sevmezse,sunduğun şeyi yemez. Ata kırbaç vurursan,yoluna devam etmez. Kaçar iki gün sonra, sana asla güvenmez. Bunların yaptıkları, çok içime batıyor.
Zorla güzellik olmaz, ey merhametsiz zalim. Melek gibi bir kıza reva mıdır bu zulüm. Danışsana bir kere,ne söyler sana alim. Gözlerden yaş akarken,kalkmış göbek atıyor.
İnsanların kalbine, aşk ve sevgiler dolsa Kan ve savaş yerine, birlik ve barış olsa. Geleceğin nesline, böyle bir dünya kalsa. Muhabbetle sarılmak, ömre ömür katıyor.
Bibi: Bazı yörelerde babanın kız kardeşine-- halaya-- bibi derler
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Düşlerimi Töre Çaldı şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Düşlerimi Töre Çaldı şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Yara benim bere benim Kim yaramı sara benim Gelin benim damat benim Gurbet benim sıla benim Vuslat benim hasret benim Kim gönlümü ala benim Vay benim güllerim solmuş Hangi bağda güller açmış
Mehmet benim asker benim Yetim benim bebek benim Yiğit benim şehit benim Sela benim meyyit benim Ana benim baba benim Vatan benim bayrak benim Aşık Erdoğan’ım senin Toprağımı çöle benim Vay benim güllerim solmuş Hangi bağda güller açmış Erdoğan YILMAZ
kıymetli hocam sadece şiir olarak bakamadım dizelere, gerçekleri haykırıyor acı acı satırlar, ne çok bedeller ödüyor cehalet ve aydınlanma yoksa küçücük yürekler , eğitim ,öğretim gerek , kalem tutan eller ,bilimin ışığında ilerleyen nesiller gerek , yapılan yanlışların yerini doğruların alabilmesi için, bu toplumsal yaraya değindiğiniz için çok teşekkür ediyorum ve farkındalık yaratma adına kaleminizin önünde bir kez daha saygıyla eğiliyorum, yürekten sevgi ve selamlarımla
Bu devirde bu cahillik yalnız bizim ülkemizde mi var bilmiyorum?! Bilen varsa söylesin. Bu toplumsal yaraya parmak basmış ve çok güzel dile getirmişsiniz.
Umutları geride bırakarak gidiyor Onu kara talihi arkasından itiyor Martılar dile gelmiş acı acı ötüyor Bunların yaptıkları çok içime batıyor Gözlerden yaş akarken kalkmış göbek atıyor Muhabbetle sarılmak ömre ömür katıyor
Bir şiirde ben mi eklemek istedim? Ne hattime... Altı dörtlüğün son mısralarını birleştirerek kafiyedeki güzelliğe dikkat çekmek istedim sadece... Ustalık bu işte. Saygılarımla.
13 Eylül 2018 Perşembe 11:33:58 Geleneklerin, göreneklerin toplum hayatında elbetteki önemli, yadsınmaz bir yeri vardır.Bazen kanunların zayıfladığı yer ve hallerde bunlar kanun yerine geçerler. Ancak insanımızın cehaleti, okumamakta, öğrenmemekte ısrarı; zamanı, günü dahi kavramaya yetmemektedir. Çoğu zaman bu gelenek, görenekler ahlâk, hattâ din yerine kaim kılınmakta ve bunu yapanlar çoğu zaman dinî bir uygulamayı yaptıklarını sanmaktadırlar. Oysa burada ne menfaatler, ne zaaflar rol oynamakta, son Osmanlı Kanunu Mecelle'nin dahi "Ezmanın tegayyürü ile ahkâm tebellür eder..." yani; "zamanın değişmesi ile hükümler yeniden belirlenir..." hükmü göz ardı edilmekte, menfaatin, zaafların (buna bağlı ağalık) hükümleri yürürlüğe sokulmaktadır. Bu maalesef okumaktan , öğrenmekten kaçmanın zaafı, özrü ve özellikle de fakirler üzerinde oynanan, bu devirde dahi devam edegelen mütegallibe tasallutudur. Bu devre kadar engellenememesi de maalesef devletimizin siyası zaafıdır. Güzel ve yerinde şiiriniz bana bunları hatırlattı ve yazmağa mecbur bıraktı. Tebriklerimi, sağlık dileklerimle ifade ediyorum...(Aksakal)
Aksakal tarafından 9/13/2018 12:02:37 PM zamanında düzenlenmiştir.
Türklerde kadın baş tacıdır. Küçük yaşta kızı evlendirme, kuma, Berdel, bir çok töre dedikleri saçmalıklar Türk toplumuna arap kültüründen girmiştir.Bunlar toplumdan ayıklanmalı, İslamla bütünleşen Türk toplumunun geleneklerinden çıkarılmalıdır. Güzel bir konu ve güzel bir eser değerli kalem Kutluyorum yazan yüreğini ve eserini Gönlüne, ömrüne bereket Sağlıcakla
direkte olsa keşke, yıkılmak üzere olan gecekondunun çatısının saçağında...maalesef yurdun kahrını yoksullara çektiriyoruz...İnşallah haklarını helal ediyorlardır...mekanları cennet kabirleri nur olsun nur yüzlü şehitlerimizin...tebrikler ve saygılarımla.
VAY BENİM GÜLLERİM SOLMUŞ
Bir kırıntı merhametten
Bana biraz fazla kaçmış
Vay benim güllerim solmuş
Hangi bağda güller açmış
Yüksekte görsem ağlarım
Alçakta görsem dağlarım
Ateşte görsem yanarım
Soğukta görsem donarım
Vay benim güllerim solmuş
Hangi bağda güller açmış
Yara benim bere benim
Kim yaramı sara benim
Gelin benim damat benim
Gurbet benim sıla benim
Vuslat benim hasret benim
Kim gönlümü ala benim
Vay benim güllerim solmuş
Hangi bağda güller açmış
Mehmet benim asker benim
Yetim benim bebek benim
Yiğit benim şehit benim
Sela benim meyyit benim
Ana benim baba benim
Vatan benim bayrak benim
Aşık Erdoğan’ım senin
Toprağımı çöle benim
Vay benim güllerim solmuş
Hangi bağda güller açmış
Erdoğan YILMAZ
YÜREĞİNİZE GÖNLÜNÜZE SAĞLIK HOCAM SAYGILAR..