YOLLARBeni bilmez, yolları ben bilirim, Usanmadım, kırk yıl gider, gelirim, Her yola düşenle, bende sanki ölürüm; Yola çıkmak, bazen yara çıkmaktır, Her sabah bir başka dara çıkmaktır! Umut eker bazen, yolcuya yollar, Mecburiyet olur, bağlanır kollar, Acil bir çağrıda, tutuktur diller! Yol olur, rahmete açılır önün, Yol olur, kanlı bir ölümdür sonun! Yol demek, gerçekte ulaşmak demek, Biraz sonsuzluğa alışmak demek, Belki de, yar ile buluşmak demek; Buluşturan yollar, ne güzel yoldur, Yalnızlığımıza, kanattır, koldur... Yine çağrı geldi, yola çık erken, Uludağ’ın, şimdi karı erirken, Bahar camdan yüzümüze gülerken; Düşüp yola uzunca el salladım, Bekler diye, yare haber yolladım. Nasıl bitmez, bülbüllerin gül derdi, Biter ömür, bitmez, bizde yol derdi, Sevdiceğin bir gün daha kal derdi; Kalamazsın, seni yola yazmışlar, Mezarını yol üstüne kazmışlar... Hayrettin YAZICI |