Kar
Örtününce bulutlar gümüşten perdesini
Aşkını suya işler beyaz dantela gibi Salınıp kimselere duyurmadan sesini Dökülür gökyüzünden arzı istila gibi Titreyen nefesiyle üşürken tendeki can Hızlanan adımların sonunda bekler hüsran Kanadını sessizce açıp uçar da bazan Ansızın tipi olur, yolcuya bela gibi Dağların doruğunda taht kurup kendisine Şehirlerin üstüne uzanır sine sine Nehirlere karışıp döner efendisine Yıldızlardan kam almış ulvi itila gibi Yüklenip bütün sırrı gördüğü her gerçekten İşve ile fısıldar geçmiş ve gelecekten Uykuya soyunmuşken yorgan olup ipekten Toprağın mahremini sarar iptila gibi Çekilen her nefesin sonu izmihlal diye Aşktan gayrı serveti, siler kıyl-ü kal diye Heves olur Uraz’a, vuslat istikbal diye Arıya çiçeklerden yükselen sela gibi Erol URAZ 18.01.2018 Kırklareli |
Derdini gül sananda kalmaz çokta seyirle
Kuzuları görenler meler bir gün çayırla
Günahı bitirende kalmaz müptela gibi
Özü, sözü yürek olan bir şiirin çınar gölgesinde serinlik buldum.
Ahmet KARA tarafından 8/3/2021 4:18:09 PM zamanında düzenlenmiştir.