Sis
Yollara düsmüşsün arzuhâl edip
Selam salsam nazlı yâre der misin? Beyazlar giymişsin, arz-ı hâl edip Ufkumda hayır mı, bilmem şer misin? Ayaz olur izin kalmaz nâçarsın Toprağa düşünce hârla açarsın Güneşi görünce hemen kaçarsın Pusuda hayın mı, döşte er misin? Gâhi gerçek, gâhi düşün özüsün Sessizce yayılan sırrın sözüsün Önünü görmeyen aşık gözüsün Perde mi, duvar mı, gözde fer misin? Toprağı sularsın yaşın var gibi İçime dolarsın nazlı yâr gibi Yârin yanağına düşen kar gibi Secde edip eridiğim yer misin? Girince kapanır gönül kafesin Kederli yüzümü okşar nefesin Sarılıp yatınca geçer hevesin Yanakta süzülen ince ter misin? Erol URAZ 11.02.2018 Kırklareli |