La aşk-ul illa sen
Şehadet parmağımı kalbinin üzerine koyup
La aşk-ul illa sen demek istiyorum Sevgili, ruhum cemaline maşuk Lakin endişeler beynimin kapılarını zorluyor Savaşların doğurduğu yetim çocukları gördükçe Aklım duygularıma kilit vuruyor Gözlerinde feyz-ul cebir Kirpiklerine asılı umutsuzluğun ipinde sallanıyorum Yanaklarımın çukurlarına devrilen acılar Ruhumu cehennem ateşinde kavuruyor İçimden parçalanmış çocukların bedenleri geçtikçe İçimin bütünlüğünden utanıyorum Bu yüzden korkuyorum anne olmandan Ve ürküyorum yetim çocuklara babalık etmekten Ne olur… Günleri, ayları ve takvimleri sorma Tutarsız gelişine, Orantısız gidişine vurgunum deme Yüzündeki bu vuslat nedir Nedir seni benden alıkoyan deme Dudaklarımın kıyısına vuran dua Üşüyen avuçlarımda donuyor sanki Gece dipsiz acıların kalbi Sahipsiz dua’da evrilen dilim Kekremsi bir tat bırakıyor damağıma Kağıtta ucu kırılmış kalemin inlemesi Yetim şiirlerde, boynu bükük duygular Ve ben saklımda aşk-a iman ettim La aşk-ul illa sen diyorum Duy ve kabul et beni yüreğine Ama daha çok bekleme ne olursun… Stockholm / 02-03-2018 |