Rüzgarın Tebessümü
kar karanlığının bildiği ilahi
laleler bekler gölgelerin kırmızı gecesini anı yaşatan anı uzatan kaygı arınıp gelse büyüse göğe içimin ormanında bileceğin bir şey yok ki işte öyle bir gülümseme geçiyor bazen rüzgarın tebessümü ağaçların dalların tebessümü sonra saçların aynı şarkının büyüsü kırılan kalbimi onarıyorum kımıldayan havanın sihirli dudağında sezişlerin boşluğa bıraktığı lakırdı bırakıp gitti ya bizi bırakıp gidecek ya hep geriye koşuyorum durup dinlemek için bazen bir katre sevinç içim acıyor sonra içim acımıyor hiç ağlaya ağlaya eski yağmurlarda hayalim benzeyen yüzleriyle fısıldayan basamaklar çık çık bitmezmiş gibi geliyor bazen arka arka serin sıcak yağmur kar inkar ve ebedi yalnızlık çekişim içime damlıyor tekrar. |
bir katre sevinç
içim acıyor sonra
içim acımıyor hiç
ağlaya ağlaya eski yağmurlarda hayalim...
bir filmin en güzel sahnesini geriye alıp tekrar izlemek, gerçekte de olaydı keşke.. kutlarım saygı ile...