Aydın Çubuk Çalgıcısı Gece
sizi duymak için gülümsüyordum size
alev alan oyuklu vardiyalar saklayıp dursun bildiklerini nasıl olsa geri gelir yanan yapraklarıyla o yaz ışık acı dudak damlıyor ağaçlara yavru ağzının yankılı basamakları haberi olacak örtüldüğünden örtülüp sislerle uyandığında taşlara bine bine bulutlara yol alacak altın yeleli buğdaylar terk etmiştiniz beni boyayıp uykucunun sandalyesi boş çıldırmış çiçeklere şarkı söyletiyorlar rüzgar ite ite getiriyor mezarlardaki taze kokuyu aydın çubuk çalgıcısı gece şımaran sarmaşığın sesine oturuyor kalbimde masamızın ayakları aya su sızdırıyor yeşil gözlerin ağlamaktan. |