TEŞRİN HÜZNÜNDE BEKLEYİŞLER
ummak
yedi ummanda umudu hayat gemisi yol alırkerken herkes kendi gemisindeki ayaklanmaya bilenmiş suların cezir vakitlerinde martıların acı boşluğu teşrin hüznüyle sevdik son güzü savaş nidaları duyulurken korkular içinde güvendi babam ikinci kuşak mavi yolculuklara çıkardı annem güvetede güneşlenirdi gençliğinin öyküleri ikindi sofralarının güzelliğini ummak akdeniz kıyılarına uzanan yolculuklar peşine düşen düş gezgincisi bütün animist inançlar gibi harmanlandı hüzün arkaik dünyanın hümanist esintilerinde çağ öyle bir çağdır insanın insana yabancı kalışı özden uzaklaşıldı töze uzak sığınmak mavi anadoluya gılgamışın öyküsünü dinlemek orada mavi sürgünler edinmek gizli denizlerden martılar vapurların peşisıra uçuyor hayat hakkını istiyor ölmez ağaçlardan uzun seyahatlere küçük kanomla nasıl gideyim selamlama merasimi düzenler durur hüzünlere gemiler sevgilim mavi sürgünüm şimdi medcezir vakti suların fırtınalı çağıltısına ver kendini suskulu kelimeler akşamında söndü çoktan bendeki deniz fenerleri ummak bir tutam ayışığını mavi sürgünlere sürmekti biriktirdiğim gemi kartpostallarında külrengi vazgeçiş bu kent ayakta tapınaklar ayakta teşrin hüzünlerle okşadım derin sesler uçurumunda umudun yolunu med saatlerinde umut ve bekleyiş Kor bedeninde alev ayışığına sürgün giden öndeyiş Ömriye KARATAŞ 11.09.2017 |